TÜBİTAK 61. Yaşını Kutladı

Türkiye’de bilimin ve teknolojinin amiral gemisi TÜBİTAK'ın 61. Kuruluş yıl dönümü görkemli bir törenle kutlandı. TÜBİTAK Başkanlık binasında Feza Gürsey konferans salonunda düzenlenen TÜBİTAK Başkanı Prof. Dr. Hasan Mandal’ın ev sahipliği yaptığı törene, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, KOSGEB Başkanı Ahmet Serdar İbrahimcioğlu, TÜBİTAK yöneticileri ve TÜBİTAK çalışanları katıldı. 

Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, TÜBİTAK’ın 61. kuruluş yıldönümü töreninde yaptığı konuşmada, TÜBİTAK’ın, ülkemizin bilim ve teknoloji politikalarına rehberlik etme vazifesiyle 1963’te kurulduğunu belirterek, “Ülkemiz için iftihar kaynağı, Millî Teknoloji Hamlemizin birçok vitrin projelerinde son 1 yılda da TÜBİTAK’ın mührünü gördük. TÜBİTAK öncülüğünde ülkemizin ilk yerli ve millî haberleşme uydusu TÜRKSAT 6A’yı uzay ile buluşturarak kendi haberleşme uydusunu geliştirebilen 11 ülke arasına girdik. Ülkemizin gelişimi ve kalkınması için kritik öneme sahip MODSİMMER TRUBA Veri Merkezi ve ARF Hesaplama Kümesi’ni özel sektör, kamu ve akademimizin çalışmalarına tahsis ettik.” dedi.

“Millî Muharip Uçağımız (MMU) Kaan’ın kalbinde yer alan ve onu 5. nesil bir uçak hâline getiren bilgisayarın bütünleşik işlemci ünitesini geliştirerek bu kabiliyete sahip birkaç ülkeden birisi olduk.” vurgusu yapan Kacır, “Bağımsızlığımızın ve özgürlüğümüzün kanatları gökyüzünde güvenle süzülüyor. Türkiye’nin ilk görüş içi havadan havaya füzesi BOZDOĞAN ve ilk görüş ötesi havadan havaya füzesi GÖKDOĞAN’ı envanterimize kazandırdık.” ifadelerini kullandı.

“Hassas sensörleri yerli ve milli olarak üreteceğiz”

Bakan Kacır, “Temelini yılın ikinci yarısında atacağımız yeni çip üretim tesisimizle, çip tasarım ve üretiminde önce 110 nanometre, ardından da 65 nanometre teknolojisine geçiş yapacağız. Başta elektrikli araçlar olmak üzere, yenilenebilir enerji sistemlerinin ihtiyaç duyduğu tüm çipleri ve beyaz eşya gibi sektörlerde kullanılan hassas sensörleri yerli ve millî olarak üreteceğiz. TÜBİTAK bilim, inovasyon ve araştırma ekosistemimizin tüm unsurlarını harekete geçirmeye devam ediyor. Sanayi Ar-Ge destekleri kapsamında son 1 yılda 3 bin 654 projeye 4,2 milyar lira destek verdik. Türkiye Yeşil Sanayi Projesi’yle 175 milyon dolarlık bir finansmanı sanayicilerimizin yeşil dönüşüm odaklı, Ar-Ge ve teknoloji projelerine tahsis ettik. “ diye konuştu.

Yeni başarı hikayesinin ana faktörü, “Yapay Zeka Ekosistem Çağrısı” 

“Yapay zekâ alanında, millî ürün ve çözümlerin oluşturulma sürecinde rol alan tüm aktörleri, aktif bir iş birliği modeliyle desteklediğimiz Yapay Zekâ Ekosistem Çağrımızı açtık. Türkiye Yüzyılı’nda teknoloji girişimciliğinin, ekonomide hep birlikte yazacağımız yeni başarı hikâyesinin de ana faktörü olduğuna inanıyoruz. “ diyen Kacır, “Akademi ve Kamu Ar-Ge desteği kapsamında son 1 yılda 6 bin 231 projeye 6 milyar TL destek sağladık. Eklemeli imalat, yerli ilaç ve aşı, sürdürülebilir tarım, elektrikli araç, yenilenebilir enerji, döngüsel ekonomi, kuantum gibi stratejik alanlarda kurduğumuz yüksek teknoloji platformlarıyla Ar-Ge faaliyetlerinin ticarileşmesine öncelik tanıdık.” ifadelerini kullandı.

Son 1 yılda 91 bin 438 bilim insanı ve gence 3,1 milyar TL destek 

Bakan Kacır, “Bilim insanı ve gençlere yönelik burs ve destek programları ile yine son 1 yılda 91 bin 438 bilim insanı ve gencimize 3,1 milyar TL destek verdik. Lisans düzeyindeki 3 bin bursiyerimizi araştırma ekosistemimize erken yaşta dahil ettik. Uluslararası Lider Araştırmacılar Programımız kapsamında bilimsel çalışmalarını ülkemizde sürdüren 171 nitelikli araştırmacı programı başarıyla tamamladı. Programın 2024 çağrısı için değerlendirmelerimize devam ediyoruz. “ dedi.

“Gençlerimizin her daim yanında olarak, bilime ve teknolojiye ilgilerini destekleyeceğiz”

“Gençlerimizi bilim ve teknoloji kültürü ile buluşturacak ve onların bu alanda yeni çalışmalar yapmasını sağlayacak hamleleri gerçekleştiriyoruz. Gençlerimizin bilim ve teknoloji dünyasına adım atmalarında önemli bir basamak olarak gördüğümüz TÜBİTAK Ortaokul ve Lise Öğrencileri Araştırma Proje Yarışmaları’na 41 bin 600’ün üzerinde proje ile 65 bin 500’e yakın öğrencimiz katıldı.” diyen Kacır, “Gençlerimizin her daim yanında olarak, bilime ve teknolojiye olan ilgilerini desteklemeyi sürdüreceğiz. Teknoloji geliştiren bir gençliğin peşinde; bilim fuarları, bilim şenlikleri ve bilim söyleşileri ile bilimi gençlerimizle buluşturmayı sürdürüyoruz. Son 1 yılda 4 bin 133 bilim söyleşisiyle 620 binden fazla öğrenciyi bilim insanlarıyla bir araya getirdik. Desteklediğimiz 3 bin 284 bilim fuarı ile 250 bin öğrencimiz ve 3 milyon ziyaretçimizde bilimsel farkındalığı yeşerttik.” değerlendirmelerinde bulundu.

DENEYAP Teknoloji Atölyesinde, 15 bin 910 öğrencinin eğitimleri devam ediyor

Bakan Kacır, “Son 1 yılda toplumla bilimi, bilimle toplumu buluşturan 11 bilim merkezini hizmete açtık. 32 bilim merkezimizde aynı dönemde 3 milyon 540 bin ziyaretçi ağırladı. 81 ilimize kazandırdığımız 145 DENEYAP Teknoloji Atölyesinde 15 bin 910 öğrencimizin eğitimleri devam ediyor.  Gençlerimize hayallerinin peşinden koşma imkânı sunan Dünya’nın en büyük havacılık, uzay ve teknoloji festivali TEKNOFEST bünyesinde bu yıl 16 farklı kategorideki yarışmalar TÜBİTAK katkısıyla gerçekleşecek. Gençlerimizden küçük yaşlardan itibaren birer bilim okuryazarı olmalarını sağlayan ‘Okullarımızı TÜBİTAK Kitaplarıyla Buluşturuyoruz Projesi’ kapsamında 3 ilimizde 4 bin 931 okulumuzu 773 bin 540 popüler bilim kitabı ile buluşturduk. Her yaştan okuru bilimle buluşturan TÜBİTAK Popüler Bilim Dergilerimiz Bilim ve Teknik, Bilim Çocuk ve Meraklı Minik’ın abone sayısında geçtiğimiz yıla göre yüzde 410 artış yakalayarak 630 bine aboneye ulaştık.” diye konuştu. 

“Ülkemizin kritik araştırma alanlarında uzmanlığını derinleştireceğiz”

“Bilim, teknoloji ve Ar-Ge’nin ülkemizde güçlenmesinde her zaman bayrak taşıyıcısı vazifesi gören TÜBİTAK, Türkiye Yüzyılı’nda da gerçekleştirdiği çalışmalar ile sürdürülebilir refah ve istikrarın, adil paylaşımın, kapsayıcı çözümlerin adresi olmaya devam edecek. Ülkemizin ihtiyaç ve hedeflerine cevap veren projeleri hayata geçirmedeki güçlü rolünü sürdürecek.” vurgusu yapan Kacır, “Ülkemizin kritik araştırma alanlarında uzmanlığını derinleştireceğiz. Kuantum, nörobilim, opto-elektronik/fotonik, nanomalzemeler ve nükleer füzyon/fisyon, sentetik biyoloji gibi geleceğin teknolojilerini şekillendiren temel bilim alanlarında yapacağımız yatırımlarla dünyayı değiştirecek buluşların ülkemizden çıkmasını sağlayacağız.  TÜBİTAK bünyesindeki mevcut Ar-Ge ve inovasyon kabiliyetlerimizi ekonomik değere dönüşmesini temin edeceğiz. “ dedi.

“Ülkemiz için ve insanlık için ihtiyaç duyulan bir kurumuz”

TÜBİTAK Başkanı Prof. Dr. Hasan Mandal, yaptığı konuşmada “61. yılını kutladığımız bu kurumda çalışmaktan onur duyuyorum. “ vurgusu yaptı. Mandal, Bakan yardımcılığından bu yana her yıl kuruluş yıldönümünde TÜBİTAK’ın yanında olan Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır’a teşekkür etti. 

TÜBİTAK çalışanları tarafından hazırlanan şarkıya vurgu yapan Mandal, törenin başlangıcında videosu izlenen şarkının sözlerinin TÜBİTAK çalışanları tarafından yazılarak yapay zekaya yüklendiğini ve şarkının oluşturulduğunu söyledi. 

Mandal, “TÜBİTAK’ın 1963’te kurulduğundan bu güne hiçbir zaman değişmeyen iki ana amacı var. Ülkemiz için, o gün için ihtiyaç neyse o ihtiyaç bilgi üretmek aynı zamanda daha da önemlisi olan o bilgiyi üretecek olan insan kaynağını yetiştirmek” diyen Mandal, “Yıllar boyunca bunun için çalışan ve emek sarfeden bir kurumuz. Özellikle son yıllarda artık bu bilgi üretmeyi sadece bir kapasite geliştirme değil, gerçekten etki oluşturma noktasında Sayın Cumhurbaşkanımız başta olmak üzere bakanımızın da katkılarıyla bir üst seviyeye dönüştürme aşamasındayız ve bunu bir sorumluluk olarak görüyoruz. Çünkü ülkemiz için ve insanlık için ihtiyaç duyulan bir kurumuz. Bu süreçte en fazla yapmaya çalıştığımız daha fazla sahada olmak,  daha fazla dinleyerek ekosistemdeki tüm paydaşlarımıza bir ara olarak hem şeffaflık anlamında hem hesap verilebilmek anlamında ama aynı zamanda ortaya sunacağımız çözümlerin dinamik bir şekilde, hızlı bir şekilde, çevik bir şekilde yapılmasına yönelik çalışmaları yürütüyoruz.  Bunun etkilerini oluşturmuş olduğumuz programlarda görmeye çalışıyoruz. Çalışıyoruz diyorum, çünkü bu biten bir süreç değil. Devamlılığı olan bir süreç.” diye konuştu.

Sadece ne sorusunun değil, nasıl sorusunun cevabını ortaya koymaya çalışıyoruz”

Prof. Dr. Mandal, “Ortaya koymuş olduğumuz sadece ne sorusuna yanıt vermek değil, aynı zamanda Tam Bağımsız Türkiye için ihtiyaç duyulan başlıkları nasıl kavramının içinde açıklamak. Bireysel çalışmalarla değil daha fazla platformlar üzerinden gerçekleştirmeye çalışıyoruz. Bunun için oluşturmuş olduğumuz yüksek teknoloji platformları, SAYEM platformu, yine sipariş AR - GE platformu, patent lisanslama, bunların tümü esasında bu ekosistemde sadece ne sorusunun değil, nasıl sorusunun cevabını ortaya koymaya çalıştığımız sadece birkaç başlık. Özellikle yakın dönemde merkez ve enstitülerimizle birlikte bu birlikte geliştirme yaklaşımının içinde gerektiğinde paydaş olma noktasında bir rol vermeye çalışıyoruz. Covid-19 döneminde yaşadığımız Covid-19 platformumuz bunun en iyi örneği. Deprem platformumuz bunun en iyi örneği. Müsilaj platformumuz bunun en iyi örneği. “ dedi.

“En çok yapmaya çalıştığımız daha fazla gencimize, öğrencimize, çocuğumuza dokunabilmek”

“Sadece bilgi üretmek değil, yenilikçi yöntemlerin içerisinde alternatif finans metodları da sunabilmek. Sadece kamudan kaynak geliştirmek değil, aynı zamanda dış kaynakları çok daha etkili kullanmaya çalışmak. Dünya Bankası'yla bu yıl başlatmış olduğumuz formatları örnek verebiliriz.  Yine Avrupa fonlarından çok daha fazla yararlanılabilir. Bilgi üretirken, ana misyonundan vazgeçmeden, o bilgi üretmenin ihtiyaçları noktasındaki değişimlere daha hızlı bir şekilde karşılık verebilmek amacındayız.” vurgusu yapan Mandal, “İnsan kaynağı yetiştirme noktasında da en çok yapmaya çalıştığımız daha fazla gencimize, öğrencimize, çocuğumuza dokunabilmek. Sahada bunun karşılığını da çok net bir şekilde görüyoruz. Bu toplantı öncesi Alper arkadaşımla konuşurken 58 tane ilde gençlerimizle birlikte olmuş ve TÜBİTAK’ın karşılığını ondan duymuş olmaktan memnuniyet duyuyorum.” ifadelerini kullandı. 

“Gençlerimize minnettarız”

“Gençlerimiz de en erken yaşta, ilkokul, ortaokul, lise ve üniversite, ön lisans ve lisans sadece doktora değil, tüm bu aşamalarda araştırma sürecinin içine dahil edebilmiş olmak bizim için çok önemli. Ve yine merkez enstitülerimiz de bu süreçte artık sadece kendi araştırmalarımız, profesyonel, yetişkin, yetkin araştırmacılarımız değil, aynı zamanda genç araştırmacılarımızı da lisans düzeyinde, hatta lise düzeyinde, çünkü zaten TÜBİTAK fen lisemizle beraber artık enstitülerimizin içinde sadece deneyimli araştırmacılarımız değil, genç araştırmacılarımız da var. “ diyen Mandal, “Biz inanıyoruz ki, özellikle yine program STAR programı, lise öğrencileri ve ortaokul öğrencileri, araştırma projeleri destek programları gibi, TEKNOFEST, üniversite öğrencileri araştırma projeleri destek programlarımız vasıtasıyla Türkiye'nin her yerindeki gençlere ulaşmaya çalışıyoruz ve daha fazla da çalışmamız gerekiyor. Çünkü kendimizden daha çok, kendi yaş grubumuzdan daha çok bu gençlere güveniyoruz. Bunun en önemli güvencesi de özellikle yakın zamanda, olimpiyatlarda, proje yarışmalarında, TEKNOFEST’de elde etmiş olduğu hem ulusal hem de uluslararası dereceler. Gençlerimize minnettarız.” diye konuştu.

Mandal,  “Geleceğe bakıldığı zaman hem jeopolitik açıdan, hem teknolojik açıdan TÜBİTAK’a çok daha fazla ihtiyaç var. “ vurgusu yaptı. 

“Tam bağımsız Türkiye için, milli teknoloji hamlemiz için TÜBİTAK’a ihtiyaç var”

TÜBİTAK çalışanlarına emeklerinden ötürü teşekkür eden Mandal, “Ülkemizde ve bütün dünyada insanlık için bilim üretmeye, teknoloji geliştirmeye ihtiyaç var. Tam bağımsız Türkiye için, milli teknoloji hamlemiz için TÜBİTAK’a ihtiyaç var.  Ama bizim de bu ihtiyaçlara hızlı bir şekilde karşılık veren bir kurum olma noktasında ilerlememiz gerekiyor. Ben bu süreçte her daim bizlerle birlikte olan en başta sayın Cumhurbaşkanımıza, takibinde sayın bakanımıza ve tüm bizlerle birlikte paydaş olarak çalışan kurum başkanlarımıza, rektörlerimize teşekkür ediyorum. Ama en önemlisi tabi ki siz değerli çalışma arkadaşlarıma teşekkür ediyorum.” ifadelerini kullandı. 

TÜBİTAK’ın en genç personeli Gökçenaz Akyol’u da heyecanını paylaşmak üzere sahneye davet etti. 

Mandal, “16 Temmuz’da aramıza katılan arkadaşımızı davet etmek istiyorum. Gökçenaz Akyol, (EEEAG) ELEKTRİK, ELEKTRONİK, ENFORMATİK ARŞ.DESTEK Grubunda Bilimsel Programlar Uzman Yardımcısı olarak görev yapıyor.  Hacettepe Üniversitesi Yapay Zeka Mühendisliği'nden mezun.” ifadelerini kullandı. 

TÜBİTAK yarışmasında 2017 yılında Şanlıurfa bölge birincisi 

Akyol’da, yaptığı konuşmada  “Çocukluğumdan beri aslında bilim ve teknolojiyle gerçekten ilgileniyordum. Kendi çapımda da küçük projeler yapıyordum. 2017 yılında da TÜRKİTAK 4007 Liseler arası STEM Yarışması kapsamında, bölge birincisi olarak Şanlıurfa’da finallerde yer almıştım. Çok heyecanlı bir deneyimdi benim için. Şimdi de bilim ve teknoloji dünyasına TÜBİTAK gibi bir kurumda katkı sağlayabilecek olmak beni gerçekten gururlandırıyor.” dedi. 

“Acaba kimden ne öğrenebilirim diye iş yerine geliyorum”

Akyol, başlayalı henüz bir hafta olmasına rağmen çok şey öğrendiğini dile getirerek “Tanıştığım insanlar gerçekten alanlarında uzmanlar, çok kıymetliler. Ve şimdiden benim çalışma vizyonuma katkı sağlamaya başladılar. Bana yeni bakış açıları kazandırdılar. Bir haftada bir işe geliyorum ama her gün gerçekten çok heyecanlı, pürpürüz bir şekilde. Acaba bugün kimden ne öğrenebilirim diye düşünerek iş yerine gidiyorum. Çok kıymetli, çok heyecan verici duygular benim için.” diye konuştu.

“Başarılamayacak bir şey yok”

TÜBİTAK Başkanı Mandal daha sonra sahneye en deneyimli personel olarak SAGE’den Belgin Bumin’i “1986’da Gebze’de MAM’da göreve başlıyor Ulusal Metroloji Enstitümüzün kurulması süreçlerinde görev alıyor. 99 yılında SAGE’ye geçiyor ve orada Ölçerle biriminde görev yapıyor. Belgin Hanım da Hacettepe Üniversitesi Fizik Mühendisliğinden mezun…” ifadeleriyle sahneye davet etti. 

Bumin de TÜBİTAK’a 1986’da gazete ilanı üzerinde başvurduğunu anlatarak deneyimlerini paylaştı: 

“UME’nin kuruluşunda ulusal referans standartlarının Türkiye'ye katkısının sağlanmasında, bunun oluşumunda görev alma şansı elde ettim.  Bu benim için çok önemli bir deneyimdi.  Sonra SAGE’ye geldim. Türkiye'nin ilk atarsel ölçüm biriminin oluşturulması, onların üretim ve testleri, bunların mühimmata aktarılması ve sonra bunların SOM ve HGK gibi kitlerde kullanılması, görev alması, bunların sonuçlarının değerlendirmesi, Bunlar çok heyecan vericiydi. Hala heyecanını yaşayabiliyorum. Biz bu çalışmaları yaparken, bir yandan da millileştirme kapsamında çalışmalara devam ediyoruz. İvme ölçer çalışmaları gibi. Bunları gören diğer kurumlar da bunları örnek aldılar ve kendi kurumlarında bu çalışmalara devam ettiler. Banu görmek de güzeldi. Her zaman TÜBİTAK’ta seçkin ve saygın bir kurumda yaşamını gururunu yaşadım”. 

Gençlere tavsiyelerde de bulunan Bumin, “Genç arkadaşlara şunu söyleyebilirim. Başarılamayacak bir şey yok. Ancak zorluklarla karşılaşılabilir. Bunun üstesinden araştırarak çalışarak gelineceğine inanıyorum. “ dedi.

Konuşmaların ardından Bakan Kacır ve TÜBİTAK Başkanı Mandal 2024 yılı için 25 çalışma yılını dolduran ve emekli olan personellere teşekkür belgesi takdim etti. 

Ayrıca Teknoloji Transferi ile kuruma katkı sağlayanlara da teşekkür belgesi verildi. 

"Katlanabilir Metal Mayın Dedektörü - OZAN Teknolojisi"ni geliştiren Ahmet Akgöz, "SARS-CoV-2 Virüsüne Karşı Koruyucu Pastil/Çiğneme Tableti Teknolojisi"ni geliştiren Cesarettin Alaşalvar, “AEP 54 Uyumlu Kromsuz Empregne Aktif Karbon Üretim Teknolojisi”ni geliştiren  ve "KBRN Koruyucu Filtreler için Özel Nitelikli Empregne Aktif Karbon Üretim Teknolojisi’nde de katkı sahibi olan Elif Tahtasakal , "Partikül Takviyeli Kompozit Fren Pabucu Teknolojisi"ni geliştiren Eyüp Akagündüz, "Gerçek Zamanlı Kızılötesi İz Yönetim Sistemi Teknolojisi"ni geliştiren  Özgenç Subaşı, "Göz İçi Lens Teknolojisi" ni geliştiren  ve “Toplumsal Olaylara Müdahale Amaçlı Gaz Mühimmatları Teknolojileri”nde de katkı sahibi olan Zekayi Korlu teşekkür belgelerini Bakan Kacır ve TÜBİTAK Başkanı Mandal’ın elinden aldı. 

Daha sonra da TÜBİTAK’ın avlusunda 61. Yıl pastası kesildi ve TÜBİTAK çalışanlarından oluşan Türk Halk Müziği Korosu performans sergiledi. 

29.07.2024
-A +A