TÜBİTAK MAM: Türkiye’nin Ar-Ge Amiral Gemisi
Türkiye’nin en büyük araştırma-geliştirme (Ar-Ge) merkezlerinden TÜBİTAK Marmara Araştırma Merkezi olarak, ‘daha iyisi mümkün’ sloganıyla, teknolojik yetkinliğimizi her gün bir adım daha ileriye taşıyoruz. Odağımızda, kamu ve özel sektörümüze yönelik Ar-Ge işbirlikleri ve uluslararası düzeyde rekabetçi ürün ve hizmetler geliştirmek yer alıyor.
TÜBİTAK Marmara Araştırma Merkezi (MAM) olarak, geliştirdiğimiz milli Ar-Ge projelerinin yanı sıra ülkemiz özel sektörünün ihtiyaç duyduğu alanlarda yoğunlaştırdığımız ortak Ar-Ge’ye yönelik girişimlerimizle ülkemizin uluslararası rekabet edebilirliğine katkı sağlamayı amaçlıyoruz. Bünyemizdeki yedi araştırma enstitümüzde enerji, gıda, malzeme, yer ve deniz bilimleri, kimyasal teknolojiler, çevre ve temiz üretim ile gen mühendisliği ve biyoteknoloji alanlarında faaliyet gösteriyoruz. Geliştirdiğimiz milli teknolojiler, yaş ortalaması 30 olan ve %50’den fazlası doktoralı 900’ün üzerinde personelimiz tarafından hayata geçiriliyor.
Temel amaçlarımızdan biri, özel sektörün yetersiz kaldığı alanlarda ya da yurt dışından temin etmeleri gereken hizmetler konusunda özel sektörle işbirliği yaparak, sahip olduğumuz bilgi ve teknoloji birikimini özel sektöre etkin bir şekilde transfer etmektir. Merkezimiz; enerji, gıda, kimya, gen mühendisliği, malzeme, çevre ve yer bilimleri gibi ülkemiz için kritik alanlarda 43 yıllık bilgi birikimine sahiptir. Bu birikimin özel sektörümüze aktarılması için geçtiğimiz aylarda Açık Kapı uygulamamızı başlattık. Özellikle de ekonomimizin belkemiğini oluşturan KOBİ’lerimize sunulacak teknoloji transferi hem KOBİ’lerimizin Ar-Ge potansiyelini yukarı taşıyacak, hem de büyümeye doğrudan katkı sağlayacaktır. Uygulamamız açıldığı günden bugüne özel sektörden yoğun ilgi görmekte, yalnızca ilk 3 günde 250 firma TÜBİTAK MAM ile ortak Ar-Ge yapabilmek için uygulamamıza dahil olmuştur. Şu an bu rakam 400’ün üzerindedir.
“Açık Kapı” uygulamasıyla, firmalar dahaiyisimumkun.com veya mam.tubitak.gov.tr adreslerinde yer alan bilgi formunu doldurarak, Ar-Ge ve inovasyon alanında ihtiyaç duydukları hizmeti TÜBİTAK MAM ile paylaşabilmektedir. TÜBİTAK MAM bünyesinde sektöre ve ihtiyaca göre sınıflandırılan formlar sayesinde, araştırma enstitüleri firmalarla ihtiyaçlarına göre iletişime geçmektedir. Böylelikle benzer alanlarda çalışan ya da birbirini tamamlayıcı ürün/süreç geliştiren firmaların bir araya getirilmesi ve çok ortaklı Ar-Ge işbirliği kültürünün yaygınlaştırılması hedeflenmektedir.
Şunu vurgulamam gerekir ki, TÜBİTAK MAM olarak özel sektörümüzün rakibi değil, ulusal öncelikler doğrultusunda onları tamamlayan ve güçlendiren bir yapıyız. Temel faaliyet alanlarımız ulusal Ar-Ge ve yenilik önceliklerimiz ve sanayimizin ihtiyaçlarıyla paraleldir. Örneğin, TÜBİTAK MAM olarak yürüttüğümüz Nanoteknoloji Kümelenmesi’nde enerjiden otomotive, sağlıktan tekstile farklı sektörlerde faaliyet gösteren 81 firma, sanayimize nanoteknoloji alanında yüksek katma değerli ürünler sunmak amacıyla bir arada çalışmakta ve bilgi ve teknoloji paylaşımı yapmaktadır. Yalnızca geliştirdiğimiz teknolojinin özel sektöre aktarılması değil, özel sektörün kendi içinde işbirlikleri oluşturmasını tetiklemek de hedeflerimiz arasında yer almaktadır.
İthal ettiğimiz ürün ve hizmetleri yurt içinde üretmemiz, rekabetçi olması koşuluyla Türkiye gibi ülkeler için doğru bir büyüme stratejisidir. TÜBİTAK MAM olarak da millileştirme konusuna özel önem veriyoruz; Elektrikli Lokomotif, Milli Rüzgar Türbini ve Milli Grip Aşısının da aralarında yer aldığı pek çok kritik teknolojiyi TÜBİTAK MAM’da yerli imkanlarla geliştiriyoruz. Ürün geliştirmenin yanında, TÜBİTAK MAM tarafından sunulan endüstriyel test ve analiz hizmetlerimiz de ortak Ar-Ge’nin bir diğer bileşenidir. Uluslararası akreditasyon belgesine sahip yedi enstitümüzdeki 213 laboratuvarda yurt içine yılda 55 bin analiz hizmeti sunuyoruz. Bu hizmetlerin yurt içinde sunulması, özel sektörümüze önemli fiyat avantajı sağlarken, kaynaklarımızın da ülke içinde kalmasına katkı sağlamaktadır. Endüstriyel test ve analiz hizmetlerimiz yalnızca yurt içinden değil yurt dışından da talep görmektedir. TÜBİTAK MAM olarak Avrupa ve Afrika kıtasındaki ülkelere de bin 200 farklı endüstriyel test ve analiz hizmeti sunuyoruz. 2015 yılı sonundan itibaren özellikle Almanya ve Tanzanya'dan endüstriyel test ve analiz hizmetleri alanında talepler almaya başladık, ayrıca 28 ülkeyle de görüşmelerimiz sürmektedir. Yurt dışına sağladığımız test ve analiz hizmetlerinin, Ar-Ge işbirliklerimizi de artırmasını bekliyoruz. Böylelikle ülkemizin cari açığının kapanmasına katkıda bulunmayı amaçlıyoruz.
TÜBİTAK MAM olarak sağladığımız hizmetlerin önemli bir kısmı, ülkemizde başka kurumlarca sunulmuyor. Örneğin, Yer ve Deniz Bilimleri Enstitümüzde önümüzdeki aylarda faaliyete geçecek ‘Karbon 14 Laboratuvarı’, Ortadoğu ve Balkanlar’daki tek Karbon 14 ile yaş tayini altyapısı olmasının yanı sıra dünyadaki çoğu örneğinden de teknoloji olarak üstündür. Laboratuvarda, kömürleşmiş bitkiler, ağaçlar, kemik ve diğer örneklerden radyokarbon tarihleme ile yaş tayini yapılabiliyor. Çok farklı alanlarda uygulaması olan bu yöntem ile örneğin geçmişte bir fay hattında hangi aralıklarla deprem meydana geldiğini ya da eski bir eserin yaşını tayin edebiliyor, aynı şekilde ilaçların vücudumuzdaki seyrini takip edebiliyoruz. Bunun gibi firmalarımızın kendi başlarına yapamayacakları ya da yapmalarının çok maliyetli olduğu birçok hizmeti, milli teknoloji olarak kendilerine sunuyoruz.
Milletlerin egemenlik alanlarının sınırlarını geçmişte olduğu gibi sahip oldukları toprakların sınırları ya da ordularının gücü belirlemiyor. Petrol gibi doğal kaynakların bile dünya politikasını etkileme gücü gün geçtikçe azalıyor. Dünyanın hızla Endüstri 4.0 devrimine hazırlandığı bir çağda artık gücünüz bilginiz ve bu bilgiyle ürettiklerinizdir. Bizler de TÜBİTAK MAM olarak 1972’den beri hayata ve ülkemize değer katacak her türlü yeniliği meydana getirmenin çalışması içerisindeyiz.
Doç. Dr. Bahadır Tunaboylu,
TÜBİTAK Marmara Araştırma Merkezi Başkanı