2016 yılında hizmete başlayan TÜBİTAK Marmara Araştırma Merkezi (MAM) Yer ve Deniz Bilimleri Enstitüsü (YDBE), Ulusal 1MV Hızlandırılmış Kütle Spektrometresi (AMS) Laboratuvarı’nda bugüne kadar iki binden fazla malzemenin tarihlendirilmesi yapıldı.
İki yüzden fazla proje Karbon 14 analizleri ile desteklendi
Ülkemizde yer bilimleri, arkeoloji, çevre bilimleri ve adli tıp alanında ihtiyacı karşılamak için kurulan laboratuvarda şimdiye kadar iki yüzden fazla projeye tarihlendirme amaçlı Karbon 14 analizleri ile destek verildi.
2021 yılında ise Bilecik Belediyesi ile yapılan anlaşma ile “Bilecik Bahçelievler Kazısı Neolitik Dönem Tarihlerinin Araştırılması” projesi başlatıldı. Proje yürütücülüğünü TÜBİTAK MAM araştırmacılarının yaptığı bu çalışma ile Bilecik Belediyesi’nin Bahçelievler neolitik yerleşmesinin, kazı çalışmalarında çıkan malzemelerin TÜBİTAK MAM YDBE AMS laboratuvarında incelenip tarihlendirilmesi amaçlanıyor. Kazıda çıkan ölçüme uygun 15 farklı organik kalıntı malzemeden proje süresince tarihlendirme çalışmaları yapılacak.
Karbon 14 tarihlendirme çalışmalarını TÜBİTAK MAM proje ekibinin yapacağı çalışmada, kazı başkanlığını Bilecik Müzesi, kazı danışmanlığını Doç. Dr. Erkan Fidan yapmaktadır. Ülkemiz Karbon 14 laboratuvarı araştırmacılarının kazı ekibi ile ortak yürüttüğü ilk projedir. Radyokarbon çalışmaları yüksek maliyetli çalışmalardır. Karbon 14 gibi mutlak tarihlendirme sonuçlarının kritik olduğu kazı çalışmalarında radyokarbon uzmanları yer almadığı durumlarda isabetli yapılmayan numune seçimleri bu tür çalışmaları olumsuz yönde etkileyebilmektedir.
Bu projede ise radyokarbon (Karbon 14) bilgi birikimi ile kazı ekibine verilecek destek sayesinde ölçülecek minimum sayıda malzeme ile maksimum farklı veri üretilecektir. Bu sayede kazının tarihlendirme çalışmalarının verimliliğinin artırılması hedefleniyor.
Bu alanın tarihlendirilmesi neden önemlidir?
Batı Anadolu’nun bilinen en eski yerleşmesi konumundaki Bahçelievler’de günümüzden 9000 sene önce başlayan köy hayatı yaklaşık 1000 sene boyunca devam etmiştir. Burada tarım ve hayvancılık yaparak geçindikleri anlaşılan insan topluluğuna ait, kulübe tarzında yapılmış yuvarlak ya da oval şekilli evler yanında pişmiş toprak, kemik ve taştan aletler ve binlerce seramik parçası ele geçirilmiştir. Buluntular arasında kemik bir müzik aleti ve muska, pişmiş topraktan hayvan heykelcikleri ve yün eğirmeye yarayan ağırşak, mermer ve serpantin taşından baltalar yanında evlerin arasındaki boş alanlara gömülmüş toplam 11 insan iskeleti de gün ışığına çıkarılmıştır.